Aile toplumun temelidir. Bu temel ne kadar sağlam, ne kadar güzel olursa, toplumda o kadar sağlam ve o kadar güzel olur. Toplum bir bina, aileler ise bu binanın malzemeleridir. Sağlam bir bina, sağlam olan malzemelerden meydana geldiği gibi, sağlam olan milletlerde, sağlam olan ailelerden meydana gelirler. Çürük malzemelerden sağlam bir bina yapmak mümkün olmadığı gibi, ahlâken çökmüş, ahlâken bozulmuş olan kişilerden ve ailelerden de kuvvetli bir toplum meydana gelemez.
Toplumun huzuru, onu meydana getiren ailenin huzurlu oluşuyla sağlanır. Ailenin huzurlu olması ise aile bireylerinin hep birlikte üzerlerine düşen yükümlüklerin yerine getirmeleri halinde, ailede huzur ve mutluluk olur. Ailenin baş sorumluları anne ve babalardır. Zira anne ve baba aile içerisinde örnek alınan modellerdir. Anne ve babanın birbirleriyle iyi geçinmeleri, edep, hayâ, güzel ahlâk ve terbiye kaidelerine uymaları gerekmektedir. Zira bu yüce dinimizin emridir.
Yüce Mevla’mız Kur’an-ı Kerim’de : “Hanımlar sizin için birer elbise, siz de onlar için birer elbise durumundasınız.” buyurmaktadır. Aile içerisinde meydana gelecek birtakım sorunlar karşılıklı anlayış ve engin hoşgörü ve aile olma bilinci içerisinde büyütülmeden çözülmelidir.
Zira Rabbimiz bu hususta : “Eğer karı kocanın arasının açılmasından endişe ederseniz, erkeğin ailesinden bir hakem, kadının ailesinden bir hakem gönderin. İki taraf (arayı) düzeltmek isterse, Allah da onları uzlaştırır. Şüphesiz, Allah hakkıyla bilendir, hakkıyla haberdardır.”
Allah rızası için, iyi niyetlerle kurulan aile yuvasının aynı duygularla devam ettirilmesi için küçük anlaşmasızlıkları büyütmeden aile arasında halletmek mümkündür. Zira hiçbir Müslüman Allah’ın hoşuna gitmeyen bir şeyi yapmak istemez. O halde felaketlere yol açan büyük yangınlar küçük kıvılcımlardan çıkar, kıvılcımları ise bir fincan su söndürür. Küçük bir fedakârlıklarla halledilecek anlaşmazlığı, aileleri sarsacak meseleler haline getirmemeliyiz.
Koca, karısının ve diğer bakmakla mükellef olduğu aile fertlerinin yiyecek, içecek ve giyecek ve diğer ihtiyaçlarını helal ve meşru yollardan çalışıp kazanmalı, onlarla asla haram yedirmemelidir. Kişi, ailesinin ihtiyacını karşılaması kendisi için bir sadaka olduğunu Peygamberimiz bize müjdelemektedir. Ayrıca koca hanımına iyi davranmalıdır.
Zira Peygamberimiz : “Sizin en hayırlınız, kadınlarına karşı en iyi davranandır.” Kadın da kocasına sevgi ile bağlanmalı, kocasını üzecek, kalbini kıracak davranışlarda bulunmamalıdır. Tutumlu olmalı, kocasının kazandıklarını israf etmemelidir.
Anne ve babalar çocuklarına karşı iyi bir model olmalıdırlar. Çocuklarını iyi terbiye etmeliler. Zira iyi bir terbiye edilmiş evlatlar hem ailesine, hem milletine hem de devletine karşı hayırlı bir insan olur.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) Efendimiz : “Evlenip yuva kurmak benim sünnetimdir.” buyurarak evlendikten sonra iyi geçinmeyi, hoşgörülü olmayı karşılıklı sevgi ve saygıyı daima hatırlatmıştır. Aile yuvası ne kadar mutlu ve huzurlu olursa, çocuklar da o oranda problemsiz yetişmektedir. Öyleyse yarınki kuşağı oluşturacak çocuklarımızın iyi birer aile yuvası kurabilmeleri için de onlara güzel örnek olmalıyız.
Anne babalar çocuk doğunca ona güzel bir ad koymakla işe başlamalıdır. Çocuğu, annesi mutlaka anne sütüyle beslemelidir. Anne-baba yedi yaşından itibaren çocuğa namaz kılmasını emretmelidir. Çocuğun gıdaya ihtiyacı olduğu gibi sevgiye ihtiyacı olduğunu anne-baba asla unutmamalıdır. Çocuklarına karşı anne ve babalar, iyi örnek olmalıdırlar. Çocuklarının kimlerle arkadaşlık ettiklerine dikkat etmelidirler.
Mehmet Emin YAĞMUR
Orduzu Kireç Ocağı Camii İmam-Hatibi
İlahiyatçı-İktisatçı
05369696634
1- Bakara 187
2- Nisa -35
3- Tecrid-i Sarih cilt – II Hadis No: 1786
