Biz insanı kadın ve erkek olmak üzere iki cinsten yarattık diyordu Allah. Dünyanın düzeni, imarı için kadın ve erkeğin birbirine ihtiyacı vardı.
Birbirinin yerine geçmesi sıkıntı doğurabilecekti lakin birbirlerine destek olmalarını dilemişti Allah. Birbirleriyle ortak yapacakları işlerde vardı bireysel de. Bu fıtratın getirdiği idi ve gerçek eşitlikti.
Bir file ağaca çık demek fıtratına aykırı ise eşitlik adına, kuşa da yüz demek de anlamsızdı..
Biz eşitlik anlamı ile adalet hakkaniyet kısmını birbirine karıştırmayı yeğledik hep nedense.
Erkeğin gücüyle, dayanıklılığı ile bir miydi kadın. Olabilir miydi?Kadının duygusallığı sevgisi ve merhameti eşit miydi, olabilir miydi erkekle?
Toprak taşsız kayasız olmazdı yumuşaktı biri,diğeri sertti. Her şey zıddı ile kaimdi.
Çalışma hayatımda dayanamadığım, ağladığım vakitler olmamıştır desem yalan olmaz. Eğitim eşitliği sağlanabilirdi, ekonomik eşitlik sağlanabilirdi iki cins arasında… Olması istenendi bu.
Lakin bu aşamadan sonra kadının çevresindekiler hangi konularda eşitlik sağlayabilirlerdi. ‘Gece sen uyandın ben de uyanayım bari’ dermiydi eşi eşitlik için.
Kaç gün üstüste yemek yapıp evi temizleyebilirdi erkek.
O halde artık!bu eşitlik/eşitsizlik kavramını geçip modern çağın gerekliliklerinden kaçınılması mümkün de olamıyorsa!adalet boyutundan bakıp insani yönümüzü ön plana çıkarıp onca yük altında ezilmesine imkân vermeyerek kadına değer yüklemeliydik.
Eşitlik, adalet dediğimiz ancak onun fıtratına katkı sağladıkça oluşacaktı. Değilseher şeye onu sokup bir de evde ondan aynı gücü beklemek, eşitliği sağladığını zanneden toplumların kadına yaptığı zulmün göstergesi olacaktı.
Amaç kadına hak ettiği yeri sağlamaksa fıtratını aşmasına sebep olmadan eşitlikler sağlamak, iffetine, huzuruna, psikolojik ve beden yapısına zarar vermeden adalet ve insani boyutta bunu yapacaktık.
Değilse biz eşitlik adına ona ağacın en tepesine çık,şu kadar yol yürü, bu kadar ağırlık kaldır diye ispat içine sokacaktık. Tükettikçe tüketecektik.
Adalet!sevgi, saygı, insani bakış eşitliğin önüne geçmeliydi çoğu yerde.
En başta kadın anne idi çünkü!
Nilüfer Zontul Aktaş
