Malatya’da 6 Şubat’taki ilk depremde hasar gören Güneydağ Akmil Apartmanı'nda enkaz altında kalan bireyler arasında Osman Ceylan, Hüsne Ceylan, Gülten Güneydağ, Mohmad Esad Albadı ve Hamzı Alasad Albadı'nın yaşamını yitirdiği belirlenirken, kurtarılanlar arasında Akif Güneydağ, Nesrin Güneydağ, Mahmut Efe Güneydağ, Arda Güneydağ, Necma Albadı, Amna Albadı, Yasmin Albadı, Rama Albadı, Melek Albadı, Hacer Sarıgül, Ramazan Sarıgül, Necla Güneydağ ve Uğur Karaçam bulunmaktaydı.
Malatya’da 5 kişinin enkaz altında kalarak hayatını kaybettiği Güneydağ Akmil Apartmanı ile ilgili olarak 6 şüpheli hakkında, "Bilinçli Taksirle Birden Fazla Kişinin Ölümüne ve Yaralanmasına Sebep Olmak" suçlamasıyla açılan davanın dosyasında ve iddianamesinde yer alan bilirkişi raporunda, söz konusu binanın zemin katında yer alan dükkânların birleştirilmesi amacıyla ara duvarların kaldırılması, düşük kaliteli beton kullanımı, donatılardaki korozyonun apartmanın depremde yıkılmasında etkili olduğu tespit edildi.
Raporda, “Binada kullanılan ortalama beton dayanımı 11.79 MPa’dır. Bu dayanımın, 1996 proje hedeflerine (BS16=16MPa) ve ilgili tarihte yürürlükte olan TS500 standardına uygun olmadığı tespit edilmiştir. Etriye sıklaştırmasının projeye uygun olarak yapılmadığı tespit edilmiştir. Taşıyıcı sistemde yer alan kirişlerin kolonlara çapraz olarak bağlanmasının taşıyıcı sistemde düzensizliklere neden olduğu değerlendirilmiştir. Korozyona uğramış donatıların varlığı binanın deprem davranışını olumsuz yönde etkilediği, dayanımı azalttığı tespit edilmiştir. 2010 yılında binanın zemin katında yer alan dükkânların birleştirilmesi amacıyla ara duvarların kaldırılması için talepte bulunulduğu belirlenmiştir. Bu duvarların kaldırılması sonucunda deprem esnasındaki mekanik sönümü azalttığı bilinmektedir. Bu durumun binanın deprem davranışını olumsuz etkilediği düşünülmektedir” belirlenmişti.
Bilirkişi raporunun sonuç kısmında şu ifadelere yer verildi:“Binanın 6/02/2023 tarihli saat 04:17’de gerçekleşen Mw 7.6 büyüklüğündeki deprem karşısında yetersiz kalması, statik ve mimarı proje müelliflerinin taşıyıcı sistemde düzensizlerin bulunması nedeniyle kusurlu olduğu, onay veren kişilerin taşıyıcı sistemdeki düzensizlikleri göz önünde bulundurmaması nedeniyle kusurlu olduğu, fenni mesullerin etriye sıklaştırmasının projeye uygun yapılmaması, betonun basınç dayanımının ilgili standarttaki değere ulaşamaması nedeniyle kusurlu olduğu ve müteahhitlerin veya müteahhittin Borçlar Kanunu’nun 472.Maddesi kapsamında ve yukarıda sıralanan kusurların yapıldığı sırada yüklenici olması nedeniyle kusuru bulunduğu düşünülmektedir.” ifadelerine yer verildi.
Yıkılan apartmanda yaşayan 84 yaşındaki babası ve annesi Osman ve Hüsne Ceylan’ı kaybeden Elif Ceylan Kılıç mahkemeye sunduğu ifadesinde,“2020 yılında Elâzığ ilinde gerçeklesen depremde ailemin yaşadığı bina ağır hasarlı zarar görmüştü, binanın müteahhitleri belediye ile iletişime geçerek tamirat yapıldığını ve binanın hafif hasarlı olduğunu söylemişlerdi. Binanın altında banka vardı ve bende gidip gördüğüm kadarı ile kolon kesilmiş ve duvar genişlemesi yapılmıştı. Ayrıca enkaz bize haber verilmeden kaldırılmıştır, 3 gün boyunca da yardıma gelen olmamıştır. Olay nedeni ile bu şekilde gerekli özeni göstermeyen sanıklardan ve sorumlulardan şikâyetçiyim, dava ve duruşmalara katılma talebim vardır” bildiriminde bulundu.