AK Parti Adıyaman Milletvekili Adnan Boynukara, geçmiş siyasi tarihi takip edilerek geleceği kurmanın fayda sağlayacağını kaydetti.
AK Parti Adıyaman Milletvekili Adnan Boynukara, 94 yıllık Türkiye Cumhuriyeti’nin siyasi tarihinde iz bırakan 5 temel siyasi dönemin olduğuna dikkat çekti.
15 Yıllık Atatürk dönemi, 12 yıllık Milli Şef dönemi, 10 yıllık Demokrat Parti dönemi, 8 yıllık ANAP dönemi ve 15 yılı bulan AK Parti dönemi olduğunu kaydeden Adnan Boynukara, “Tek parti iktidarının 15 yıllık dönemi, içinde barındırdığı eksikliklere ve kimi yanlış uygulamalara rağmen, kurucu iradenin sergilendiği dönemdir. Ülkenin geleceğini önceleyen milletin geniş bir kesimi, AK Parti’nin de kurucu bir parti olarak varlığını sürdürmesini bekliyor, istiyor. Ancak yıllardır ihmal edilmiş altyapı sorunlarının olduğu bir yerde kurucu parti misyonu yüklenmenin zor olduğu açıktır. AK Parti de önceliği, uzun yıllardır ihmal edilmiş olan, altyapı sorunlarının çözümüne verdi. Dolayısıyla, politik söylem de bu alanda yoğunlaştı. Asgari ihtiyaçların karşılanması açısından bu önemliydi.
Millet, AK Parti’nin hem dönem partisi gibi davranıp temel ihtiyaçları karşılamasını ve altyapı sorunlarını çözmesini, hem de kurucu parti gibi davranıp geleceğe odaklanmasını istiyor. Çünkü partinin ve kadroların sahip olduğu birikimin bunu sağlayacak düzeyde olduğunun farkındadır. Mevcut veriler ve farklı kesimlerin yaptığı siyasi analizler incelendiğinde, AK Parti’nin alternatifsiz olduğu açıkça görülür. Bunu, herkes çok iyi biliyor. O zaman da, geleceğe odaklanmak, geleceği inşa etmek daha önemli hale geliyor. AK Parti’nin odaklanması, çözüme ilişkin yaklaşımlarını somutlaştırması ve çözmesi gereken temel alanları somutlaştırmakta fayda var” dedi.
2023 hedeflerini rakamsal veriler olarak ortaya koyan ve verileri revize eden AK Parti’nin kurucu iradenin gereği olan siyasal bir dil geliştirmesinin önemine işaret eden Boynukara, “AK Parti’nin sorunların çözümü için meseleyi anlamaya çalışan, çözüm önerilerini tartışmaktan çekinmeyen, bunun için ortak aklı devreye koyan ve ortaya çıkan sonuca uygun politik bir tutumu takınmasıdır.
Gündelik siyasetin içinde kaybolmak yerine, geleceğin Türkiye’sini planlayan ve inşa eden bir dil geliştirmesi, Ülkenin geleceğine ilişkin büyük ülküsü olan, demokrat, kuşatıcı ve ufuk açan siyasi perspektifle konuşması, değer merkezli bir siyaset dilini gündemde tutmasıdır. Var olan büyük toplumsal kabul ve desteğin beklentileri doğrultusunda, devletin ve kurumların demokratik dönüşümünü merkeze koyan, tüm meselelerin üstüne giden ve çözüm önerilerini somutlaştırıp hayata geçiren bir tutumdur. Şu bir gerçek ki, yerel, küresel, siyasal ve toplumsal şartlar AK Parti projeksiyonunu yeni ve daha ileri bir boyuta taşıması gerektiği gerçeğini mecbur kılıyor. Özellikle 15 Temmuz olgusu, paradigmanın mahiyetinin baştan aşağı değişmesi için herkesin elinin taşının altına koyması gerektiği aciliyetini tescil ediyor” diye konuştu.