Vefa; vazifedir...
İnsana en çok yakışan bir elbise gibidir. Yaşamaktır, yaşatmaktır...
Hatırlanmak ve hatırlatmaktır...
Cefa gerektirir...
Taşın altına elini koymaktır. Yorulmuştur deyip elini çekmemektir...
Kalplerin kilidini açan, dostluğun asaletine yakışan en asil duygudur...
Sadece insana ait bir kavram değildir. Her canlının taşıdığı bir duygudur. Duyguların en asilidir. Fakat en çok da insana yakışmaktadır...
İnsanların birbirinden uzaklaştığı, bencilleştiği bu zamanda insanlık vefaya hasrettir...
Mevlana'nın vefa ile ilgili yaklaşımı dikkate değerdir: ”O'na göre vefa, arkanda bıraktığını, giderken yaktığını, yabana atmamandır. Vefa; dostluğun asaletine, bir dua sonrası verilen sözlere, hayallere ihanet katmamaktır. Vefa; ötelerin sonsuz mükafatı karşısında cehennemi hafife almaman, ulvi güzellikleri dünyaya satmamandır."
Kalmadı insanların ahde vefası, yaraya duası, yürekte sevdası...
Vefayla kalmanız dileğiyle...