Sivas’ta bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Kerkük’teki resmi binalara Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) bayrağının asılmasına tepki gösterdi.
Türk Ocakları, Türk-İş, Türkiye Kamu-Sen, Türkiye Kamu Çalışanları Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ile Sosyal Güvenlik Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı, Kerkük’teki resmi binalara IKBY bayrağı asılmasıyla ilgili Türk Ocakları Sivas Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi. Burada basın bildirisini okuyan Türk Ocakları Sivas Şube Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bozdoğan, "Irak ve Suriye’de ABD önderliği ve planlamasıyla başlatılan parçalanma süreci, yeni bir aşamaya gelmiş görünmektedir. 1991’den beri Irak’ın kuzeyinde koruma altına alınıp büyütülen yönetim, artık bağımsızlık ilanından dem vuruyor. O günden bu yana Türk devletini yönetenlerin de ihmal ve hatta desteğiyle bugünlere gelindi. Tarihi Türk şehri Erbil başkent yapıldı, şimdi de Kerkük’e bezlerini astılar. Barzani’nin Türkiye ziyaretinde şanlı bayrağımızla birlikte göndere çekilen bez parçasına karşı gösterilen müsamahanın azdırdığı Kuzey Irak yönetimi, Türk şehri Kerkük’te Türkçe’yi evlere hapsetme yoluna girdi. Bu, oradaki Türklerin karanlığın dibine düştüğü anlamına gelmektedir" dedi.
PKK uzantılarının, Suriye’nin kuzeyinde tamamlamaya çalıştıkları terör koridoruna Fırat Kalkanı ile cevap verildiğini ama Menbiç’teki ilerlemelerine set çekilemediği ifade eden Bozdoğan,"Sözde en büyük müttefikimiz de, ona karşı yaklaşmaya çalıştığımız kuzey komşumuz da PKK uzantısına desteklerini açıkça gösterdiler. Boş laf yerine Süleyman Şah türbesinin bulunduğu ve resmen Türk toprağı olan bölgeyi emniyet altına almak için bir harekat yapmak aklımıza gelmedi. Hatay’a komşu Afrin’deki yapıyı oradan söküp atmadık. Sonunda orası da Ruslar tarafından korumaya alındı. Suriye ve Irak’ta bin yıllık Türk varlığı tehdit altındadır. Türkmeneli coğrafyasının silinmesi karşısında tarihi sorumluluğunu yerine getiremeyecek olanlar, Türk milletinin ve tarihin huzurunda vebal altındadırlar. Beka meselesini vurgulayarak sistem değişikliği cihetine giden yöneticilerimiz ve siyasilerimiz, bekamıza asıl tehdidin geldiği bu coğrafyadaki gelişmelere odaklanmak zorundadırlar. Bu tehdit karşısında yekvücut olmamız gereken bir zamanda talihsiz ve yanlış bir adımla toplum yine ikiye bölündü. Kerkük’te yaratılmak istenen oldu, bittiye karşı cılız birkaç ses dışında ciddi bir tepki yok. Kerkük hangi hesaplara kurban ediliyor, bilmek istiyoruz. Türkmeneli lideri Erşat Salihi’nin çığlıkları doğru dürüst karşılık bulamıyor" ifadelerini kullandı.