Adıyaman’ın Kahta ilçesinde 36 sivil toplum kuruluşundan oluşan Kahta Gönüllüler Platformu, ABD’nin Kudüs’te büyükelçilik açması ve İsrail’in Gazze’de 59 Filistinliyi şehit etmesini protesto etti.
Kahta 100. Yıl Parkında bir araya gelen platform üyeleri ile vatandaşlar, İsrail’in ABD’nin de desteğini alarak 59 Filistinliyi şehit edip, 2 bin 700 kişinin yaralamasına neden olan katliamı protesto etti.
Kahta Gönüllüler Platformu üyeleri adına basın açıklamasını yapan Kahta Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Mustafa Işık, katliama uğrayan Filistinlilerin, küresel vicdanın kapanmayan yarası olduğunu belirterek Filistinliler İslam tarihinin en acı günlerinden birini yaşadığını söyledi.
Başkanı Işık, “Yıllardır devam eden işgal, bitimsiz provokasyonlar, küresel vicdanın kapanmayan yarası katledilen Filistinliler ve dünyanın nefs-i emmaresi’sini temsil eden İsrail vahşetidir. Böyle mübarek günleri kana bulamak siyonist aklın vazgeçilmezi oldu. Bugün işgalci İsrail yine Filistin’de katliam yapıyor. Fidan gibi gençler, çiçek gibi çocuklar can veriyor. Filistinliler İslam tarihinin en acı günlerinden birini yaşıyor. ABD’nin yardımıyla işgalin resmileştiği Kudüs’te, ABD ve İsrail temsilcileri keyif çatarken, binlerce Filistinli Kudüs için kanını akıttı.
Siyonist işgal rejiminin Gazze’de ki direnişe müdahale etmesi neticesinde aralarında 2014 tarihinde yine İsrail’in hava saldırılarında bacaklarını kaybeden Fadi Ebu Salah dahil olmak üzere 59 Filistinli mücahidin şehit olması ve bunun yanında binlerce yaralımızın olması siyonist düşmanla mücadele tarihinde yeni bir dönüm noktası olarak kayda ve tarihe geçti” dedi.
Bütün dünya Müslümanlarına çağrıda bulunan Başkan Işık, “Siyonistlerin bu barbar saldırısı sonrasında, bütün Filistin hareketleri ve bütün Müslümanlar Filistin’i özgürleştirmenin tek yolunun direniş olduğunu ve direnişten asla vazgeçmeyecek. Hiçbir saldırıyı da karşılıksız bırakmayacaklarını açıklamak, bundan sonraki süreçte siyonist düşmanla çok daha kararlı ve zaferler dolu bir savaşın ön aşaması olduğunu dünyaya haykırmak ve deklare etmek zorundadır.
Bizler, Türkiyeli Müslümanlar ve direniş cephesinin dostları olarak, kutlu Kudüs direnişinin ve direnişin kahraman mücahitlerine, yanlarında olduğumuzu ve bu direnmenin neticesinde Allah’a uğurlanan bu aziz şehitlerimize yükselttikleri bayrağı daha da yükseklere kaldırmada onların mücadelesini mukaddes bir emanet olarak omuzlarımızda taşıyacağımızı ilan ediyoruz. Denizden nehire tüm Filistin toprakları, Kudüs ve Mescid-i Aksa siyonist işgalden kurtarılıncaya kadar bütün varlığımızla direnişin yanında durduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz.
Şehitlerimizin kanı zaferimizin teminatı ve özgür Kudüs’ün müjdesidir. Şehitlerimizin hatıratı yolumuzun aydınlığı ve mücadelemizin pusulasıdır. Bizler Siyonist düşmanla savaşı küresel bir savaş olarak görüyor ve Filistin toprakları üzerinden sürdürülen mukaddes direnişe bu coğrafyadan elimizi uzatıyoruz.
Kudüs için bedel ödemek sadece Filistinlilerin görev ve sorumluluğu değildir; ümmetin bütün coğrafyası ve bütün Müslümanları Kudüs için bedel ödeme sorumluluğunu taşımak zorundadırlar. İnşaallah bizler de, şehitlerimizin mirasını koruyarak bu bedeli ödeyenlerden olacağız” şeklinde konuştu.