Hayatımız ve Hayatımızın Ötesindeki Yaşam

Hayatımız ve Hayatımızın Ötesindeki Yaşam

Hayatımızı üzerinde idame ettirdiğimiz, ölümden önce yaşadığımız ve ölünce de içine defnolunduğumuz şu mekâna dünya denir. Yaşam içerisinden bazıları ölümden sonra faydası olanlarla ilgili olarak dünyadan sayılmaz ahiretten sayılır. Çünkü Serveri Ahmedü Muhammed (s.a.s.) Efendimiz, “Dünya ahiretin tarlasıdır.” Buyurarak, biz Müminlere açıkça seslenerek,dünya ahiret için tarladır. Ahirete yaramayan dünyalıklar zararlıdır. Dünya dine uygun kullanılırsa ahirette faydalı olurlar.
 Hem dünya lezzetine hem de ahiret nimetlerine kavuşulacak mekân şu dünya yaşamına bağlıdır. İyilik kötülük malda değildir. Malı kullanandadır. Yani bizlerdedir. Biz insanlar arabayı kullanan şoför misali bu dünyayı kullanmak kendi ellerimizde olduğunu asla unutmamalıyız. O halde kötü olan dünya değil dünyayı kullanmayan bizleriz.
Şu dünyada Rabbini unutup nefsine düşkün olan kimseler mutlaka kendilerine zarar verecekleri aşikârdır. İnsan da ne için yaratılmış olduğunu unutup dünya ziynetlerine aldanır ahiret hazırlığı yapmazsa ebedi felakete sürüklenir. Dünyaya düşkünlük ahirete hazırlanmaya mani olur. Bu sebeple Müslümanlar asla bu dünyaya karşılık ahiretini satmamalıdır.
Dünya ile ahiret doğu ile batı gibidir ki birine yaklaşan ötekinden uzak olur. Bir kimse ibadetini yapmaz ve geçiminde Allah Teâlâ’nın emrini gözetmezse dünyaya düşkün olmuş olur. Allah Teâlâ herkesin kalbini bu kimseden soğutur.
Dünya ahiretin tarlasıdır. Tamam, da bu hadisle amel etmek lazım. Yaşamımızın her yerine koyacağımız büyük bir cümle olarak her yerimize bu hadisi koymamız lazım. Dünyanın tatlı şeyleri ve geçici nimetleri ancak dinimize uymaya yardımcı oldukları zaman faydalı ve helal olurlar. Dünya kazancı ahiret kazancı ile birlikte olduğu zaman işe yarar. Ahireti kazanmaya yardımcı olmayan dünya zevkleri şekerle kaplanmış zehir gibidirler. Dünya zevkleri bedene nefse tatlı gelen şeylerdir. Hâlbuki insan yalnız bunun için yaratılmadı.
            Bu sebeple en son Van depremi ile müteahhitlerimiz konuşuluyor. Gerçekten hakkıyla inşaatını yapmıyor yani teknik heyetin istediği şekilde yapmıyorsa dünyasına hizmet edip, ahiretine zarar verdiği aşikârdır.
 Bu sebeple hangi iş yapıyorsak yapalım, işçisi de memuru da, öğrencisi de, ev kadını da, baba da, amiri de, patronu da vs. hangi makam ve mevkideysek yapmamız lazım olanlarla yapmamamız lazım olanlardan dolayı imtihana çekileceğimiz aşikârdır. Bu dünyanın yaşamına bağlı olarak da ebedi bir yaşam da mutluluk ya da azap yurdunun olduğunu bir daha hatırlatarak saygı ve selamlarımı sunarken, bu hususta bir birimize hayırda yardımcı olalım.
Mehmet Emin YAĞMUR
Orduzu Kireç Ocağı Camii İmam-Hatibi
İlahiyatçı-İktisatçı
yagmurhoca@hotmail.com
www.kirecocagicami.com
05369696634

Yazar Yazıları Haberleri