Daima hakikat peşinde olan bir gazetecinin gizli olanı açığa çıkarma çabasını konu almaktadır.
“Hayal ve gerçeğin bir ürünü olan bu çalışma hayattan izler taşımaktadır.”
Sağanak kar yağışı birkaç gün aralıksız sürmüştü. Buralar pek alışkın değildi böyle havalara gün görmüşlerin söylediğine göre en son seksen dört yılının kışı bu denli sert geçmiş o tarihten sonra sert bir kış mevsimi yaşanmamış burada taki bu kışa dek. Neyse ki bu sabahla beraber hava yumuşamaya başlamış sert soğuk yerini ılık kadife bir havaya bırakmıştı. Şefik yeni ve çetrefilli bir meseleyi araştırmak için gelmişti bu güzel Karadeniz kasabasına profesyonel gazeteciliğe başladığı günden bugüne başarılı işlere imza atmıştı. Üzerinde çalıştığı bu yeni girift bağlantılarla dolu meseleyi de çözebilirse meslek hayatında yeni ve büyük bir başarıya daha imza atacaktı. Biraz deniz havası almak ve bir yol haritası çizmek için sahile inmeye karar verdi. Sahilde mis gibi hava ve Karadeniz’in hırçın dalgaları onu alıp geçmişe götürdü; “Lise yıllarında şiirle başlamıştı yazmaya o yıllarda yazdıkları aklına geldikçe içten içe tebessüm ediyor “hey gidi günler” demeden kendini alamıyordu. Birde yazdıklarına her daim destek veren ve önemseyen edebiyat öğretmenin ide hayırla yad etmeden geçemiyordu. Onun desteği ve takipçiliği olmasa bugünlere gelmeyi bırak daha ilk günden yazmayı bırakırdı. Yerelde başladığı yazı ya lise yıllarında şiir yazarak devam ediyordu. Daha sonra köşe yazısı yazmaya başladı. Gazetede “Genç Kalemler” köşesini kurdu ve bu köşede yazmaya başladı. Lise yıllarında hedefi hukuk fakültesine girmekti fakat hukuk fakültesini kazanamamıştı. İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümüne kaydını yaptırdı. Gazetenin yanı sıra düzenlenen yarışmalara katılıyor ve çeşitli dereceler alıyordu. Daha sonra üniversite yıllarında da yazmaya devam etti. İşte bu yıllarda hayatının dönüm noktalarını yaşayacaktı. Profesyonel olarak gazeteciliğe, yazarlığa adım atmış ve ciddi teklifler almıştı. Yine bu yıllarda duygusal manada da bir şeyler yaşamaya başlamıştı. Üniversitede arkadaşlık yaptığı bir kız vardı. Bu arkadaşlık içtenlik ve samimiyet barındırıyordu. Belki de bu yüzden kendisini rahat hissediyordu. Bir yandan dersler bir yandan yazı çalışmaları yoruluyordu elbette ama yaptığı işten zevk alıyordu. Koşuşturmaca artık hayatının bir parçası haline gelmişti. Televizyon programına da katılıyordu. Hayatından memnundu hareketi seviyordu. Bir şeyler ortaya koymak kendisini hoşnut ediyordu. Geleceğiyle ilgili çok güzel hayalleri vardı. Acar bir gazeteci olacaktı. İşini her ne pahasına olursa olsun layıkıyla icra edecekti.” Kuvvetli bir dalganın sahile vurması ile bu düşüncelerden sıyrıldı.
(Devam edecek.)