Elazığ’da Finans Sektörü 2. İştira Toplantısı yapıldı.
Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası (Elazığ TSO ) tarafından organize edilen ve ilki Temmuz ayında yapılan Finans Sektörü İstişare toplantısının 2’incisi Elazığ TSO Başkanı Asilhan Arslan başkanlığında yapıldı. Elazığ TSO Meclis Salonunda yapılan toplantıya ilde faaliyet gösteren banka ve finans sektörü temsilcileri katıldı.
Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik baskı nedeniyle et ve tırnak gibi olan finans ve iş dünyasının bu dönemde çok daha yakın işbirliği içinde olması gerektiğini dile getiren Elazığ TSO Başkanı Asilhan Arslan, “Aynı gemide bulunan ve bu masanın etrafında bulunan tüm kesimler olarak yaşanan bu süreci en az hasarla atlatmak için birbirimizi iyi anlamalı ve ‘ben kendimi kurtarayım gerisi ne olursa olsun’ mantığından uzak şekilde, riskleri paylaşmamızın önemli olduğunu görmekteyiz. Üyelerimizden bankacılık sektörüyle ilgili olarak yoğun eleştiriler gelmekte ve bizden çözüm talebinde bulunmaktadırlar. İlimizde ikinci hatta üçüncü kuşak iş dünyasının içinde bulunan üyelerimiz var. Bu üyelerimizin çeklerinin, senetlerinin yazılması, borçlarının temerrüde düşmesi ve ticari itibarlarının zarar görmesi bizlerin arzu etmediği bir durumdur. Bankaların içinden geçmekte olduğumuz bu dönemde iş dünyasına daha fazla ilgi göstermesini, iletişimini kesmemesini, empati yapmasını ve küçük bir destek ile ayakta kalabileceğini gördüğü işletmeleri yalnız bırakmamasını istiyoruz” dedi.
İş dünyası ve tüm vatandaşlara seslenen Başkan Arslan, “Ülkemiz şu an içinden geçmekte olduğu bu krizi birlik, beraberlik ve dayanışma ile aşacaktır. Bunun için özellikle döviz ve altın olarak tasarrufa giden yada yatırımının bir kısmını buraya aktararak yastık altı diye tabir ettiğimiz ekonominin dışında bekleten iş dünyası ve tüm vatandaşlarımızın bu birikimlerini mutlaka finans sektörüne aktarması bu dönemde çok büyük bir önem taşıyor. Bu birikimlerin finans sektörü kanalıyla iş dünyasına aktarılması, daha fazla üretim ve daha fazla istihdam olarak yine bu ülkeye geri dönecektir. Bu durumu tüm halkımız milli bir seferberlik olarak görmeli ve buna göre hareket etmelidir” diye konuştu.