Ülkemizin güzide bölgelerinden biri olan, Van merkezli 7.2 büyüklüğünde gerçekleşen deprem ve sonrasında yaşananlardan büyük bir üzüntü duymamak mümkün değil. İnanın deprem saatından beri televizyonlara kilitlendik. Çok üzücü hadiselere şahit olduk. Birçok acı ve birçok acıklı sahnelere müşahit olduk.
"Ülke olarak Van'da yaşanan depremin şokunu ve kaybettiklerimizin acısını yaşıyoruz. İhtiyaç sahiplerine yardım elimizi büyük bir gayretle uzatmamız gerekmektedir. Zira "Gün yardımlaşma ve dayanışma günüdür."
Allah’a şükürler olsun ki, 81 vilayetimiz ve yüzlerce ilçemizin sivil savunma ekipleri şu an deprem bölgesinde olması, başbakanımız, bakanlarımız, siyasi partilerimiz hülasa devletimiz ve milletimiz deprem bölgesinde olması gözlerimizi yaşartıyor. Ayrıca bu büyük acımızı dünyadan yardım almadan kendi yağımızda kavurulacağımıza da mahzun bir şekilde de, mutlu olmamak elde değil.
Dinimiz, insanlığın dünya ve ahiret saadetini temin etmek için gönderilen evrensel bir dindir. İnsanlara bilhassa Müslümanlara karşı iyi muamelede bulunmayı, yardım etmeyi titizlikle emretmiş, kötü muameleden, azgınlıktan, duyarsız davranmaktan da menetmiştir.
Yüce Dinimiz İslam biz Müslümanlardan, iyiliği emredip, kötülükten sakındırmak, fakir ve yoksullara maddi ve manevi yardımda bulunmak, yanlış yolda olanlara yol göstermek, ilim öğrenmek, isteyenlere ilim öğretmek, hasta ve bakıma muhtaç insanları koruyup tedavi etmek, musibet zedeleri taziye edip, kederlerine ortak olmak cenazeyi teçhiz etmek ve bunlara benzer dinimizin emrettiği bütün güzellikler dinimizin emri fermanı olan şeylerdir.
Zira bunlar olmadan sosyal hayattan söz etmek abes olduğu gibi toplumun bekası, ilerlemesi, yükselmesi de asla düşünülemez. Çünkü Müslüman yalnız kendi huzur ve refahına çalışmakla müreffeh olamaz. Belki din kardeşlerinin de huzur ve refahına çalışıp, gerçek anlamda bir din kardeşliğini tesis etmekle olur.
Rabbimiz şöyle buyuruyor, Gerçek iyilik yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirip (Namaz kılmanız ) değildir. Asıl iyilik, o kimsenin iyiliğidir ki, Allah’a, ahiret gününe meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır, Allah rızası için yakınlara, yetimlere yoksullara, yolda kalmış kimselere, dilencilere ve buyruğu altında köle ve esirlere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir, antlaşma yaptığı zaman yerine getirir, sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder, işte doğru olanlar bu vasıfları taşıyanlardır. Gerçek muttakiler de ancak bunlardır.”
Peygamber efendimiz (s.a.s) de bir hadisi şerifinde şöyle buyuruyor. “Müslümanlar birbirini sevip kollamak hususunda bir vücudun azaları gibidir. Vücudun herhangi bir uzvu acı duyup, rahatsızlık duyarsa diğerleri de ortak olur ve o acıyı paylaşıp ızdırap duyarlar.” Diğer bir hadiste de “Kişi Müslüman kardeşine yardım ettiği sürece Allah(c.c) da ona yardım eder.” buyuruyor.
Öyle ise biz de bu ulvi emirlere kulak verelim, bir birimize yardım edelim, bir birimizin sıkıntı ve kederlerine ortak olalım, bir birimizi sevelim, sayalım. Sadece kendimizi düşünmeyelim.
“ Komşusu aç iken, tok yatan mümin değildir.” Hadisi şerifini unutmayalım. Kendimize istediğimiz şeyleri Müslüman kardeşimize de isteyelim. Zira bir hadisi şerifte “ Biriniz kendisine istediği bir şeyi Müslüman kardeşine de istemedikçe gerçek mümin olamaz.” buyurulmuştur.
Cenab-ı Hâk cümlemizi İslamiyet’i hakkıyla yaşayan ve Müslüman kardeşlerimize karşı sorumluluklarını gereği gibi yerine getiren hakiki kullarından eylesin. Deprem ve sel gibi yaşanan doğal afetler Türkiye'nin şehirlerini ve yapılarını yenilemesi gerektiğini bir kez daha göstermiştir.
Türkiye'de mantalite konusunda olduğu kadar fiziken de bir değişim ve dönüşüme ihtiyaç vardır. Türkiye'de plansız kentleşme büyük bir sorundur. Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır, yaralananlara acil şifalar diliyoruz. Enkaz altında kalan vatandaşlarımıza bir an önce ulaşılması ve sağ salim kurtarılması elbette ki en büyük beklentimizdir."
Halkımızdan maddi anlamda elimizden gelen yardımlarımızı yapalım. Bunun içinde devletimizin belirttiği yerler ile bilhassa kendilerini devamlı suretle gördüğümüz derneklere yardımlarımızı yapalım. Bilhassa Kızılay’ımızı güçlendirme adına yardımlarımızı yapalım. Kan bağışı yapalım.
Son söz olarak, ÖNCE TEDBİRİMİZİ ALALIM. AKABİNDE DE RABBİMİZİN TAKDİRİNE BOYUN EĞELİM.
Mehmet Emin YAĞMUR
Orduzu Kireç Ocağı Camii İmam-Hatibi
İlahiyatçı-İktisatçı
05369696634